Yaşam sürprizlerle
doludur. Nerede, ne zaman, ne olacağını bilemezsiniz. Öyküler
de, bu bilinmezliğin sağladığı zenginliğin en ince
ayrıntılarını yansıtırlar.
"Öykümüzde
Nesneler, Karakterler, Mekânlar ve Daha Fazlası" açıklamasıyla
yayımlanan "İpekli Mendil" (1) kitabını duyduğumda
aklımdan ilk geçen "Ne olağanüstü, ne değerli bir kaynak
olmuştur öykümüzün tarihine açılan bu kapı" düşüncesi
oldu.
Sonra "Bir öykü
senfonisi olmalı bu" dedim. "Öykünün notalarını
seçmiş, derlemiş olmalı."
İnsana, yaşama, geleceğe
değer veren herkes, yaşamında öykünün yeri ne olursa olsun bu
kitabı okumalıydı. Kendine ve yaşamı zenginleştiren öykülere
bir şans vermek için. Müziğin notalarının iki ya da üç harfle
adlandırılan mekanik sesler olmaması gibi, öykünün notalarının
da alfabedeki yirmi dokuz harften oluşmadığını anlamak için.
İnsanı ve yaşamı
sevenler için büyük bir hazinenin kapağını açabilirdi bu
başlık altında birleşmiş sözler ve imgeler. Belki kitapta yer
alan alıntılar yeni notalar yaratabilir, bunlarla yeni ezgilere,
büyük senfonilere gidecek yollar açılabilirdi.
Böylece öykünün zengin
dünyasının kapısını aralayan ipekli mendille buluştum.
Yazarların bıraktığı izlerle gurur duydum. Öykülerdeki
incelikle yaşamın acımasızlığı arasındaki uçurumu görüp
hatırlayınca içim bir kez daha sızladı. Ama yaşamın
inceliklerle örülmesinde sözcüklerle dokunan öykülerin büyük
katkıları olabileceğine de inandım.
....
İpekli Mendil, yaşama ve
öykülerine sevgisi ve saygısı olan herkesin tekrar tekrar
okuyabileceği, daha önce tanışmadığı, ya da tanışmış olsa
da geçmişte bıraktığı öykücülerin ve öykülerin peşinden
yeni yolculuklara çıkabileceği, gerektiğinde bir referans olarak
başvurabileceği, boş sayfalar ekleyip kendi öykücülerinden
alıntılarla genişletebileceği değerli bir çalışma olmuş.
Kitap sözlük düzeninde
hazırlanmış. "Nesneler, Karakterler, Mekânlar ve Daha
Fazlası" başlıklarına alfabetik olarak ulaşılabiliyor.
Sondaki dizin yazar adına göre hazırlanmış. Bulunması
gerektiğini düşündüğünüz bir yazarın olup olmadığını
hemen görebiliyorsunuz.
Sözlük yerine bir
tanıtımlar ve alıntılar yaklaşımı benimsense, okunabilirlik
açısından farklı sıralamalar, dönem tür duruş akım bölge
gibi ayrımlarla yapılacak gruplamalar da düşünülebilirdi. Belki
böylesi bir biçimle ölçülebilir olanın katlanılmaz
nesnelliğinden öyküce bir kopup uzaklaşma sağlanabilir,
öykülerin gizli yüzlerine, yağmur sonrası yapraklarda asılı
kalıp doğayı anlatan, öyküyü öykü yapan küçük damlalara
daha dolaysız ulaşılabilirdi.
....
Kitapta 1844-1912 arasında
yaşamış Ahmet Mithat Efendi de, 1862-1893 arasında yaşamış
Nabizâde Nâzım da, 1860-1936 arasında yaşamış Samipaşazade
Sezai de, 1982 doğumlu Gökçe Parlakyıldız da, 1987 doğumlu
Gökhan Yılmaz da yer almış. Aşağıdaki sınırlı liste ve
kitaptan yapılmış bazı alıntılar içerikle ilgili bir düşünce
oluşturabilir:
Yazar
|
Doğum
|
Ölüm
|
Madde
|
Öykü
|
Yayın
|
Bir
Alıntı
|
Sabahattin
Ali
|
1907
|
1948
|
Şemsiye
|
Arabalar
Beş Kuruşa
|
Kağnı
Ses Esirler
|
....
bir çocuk ....ne zaman öğrenir insan olmayı?
|
Oğuz
Atay
|
1934
|
1977
|
Tavan
Arası
|
Unutulan
|
Korkuyu
Beklerken
|
Eyvah!
:Böcekler beynini yemişlerdi, en yumuşak tarafını
|
Kerime
Nadir
|
1917
|
1984
|
İpek
Çiçekleri
|
Suçlu
|
Suçlu
|
Nizamlı,
intizamlı hayatlar yaşamaya mahkum edilmiş kadınların
ıstırabı …
|
Cevdet
Kudret
|
1907
|
1992
|
Jurnal
|
Kulak
|
Sokak
|
… eskisini
zamanın ihtiyaçlarına göre yenilemek
|
Vüs'at
O Bener
|
1922
|
2005
|
Dayıoğlu
|
Nine
|
Kapan
|
Dayıoğlu
serçelerin kafalarını koparır, göğüslerini yarar,
yüreklerini yer çiğ çiğ.
|
Leyla
Erbil
|
1931
|
2013
|
Tarih
|
Kutsal
Aile
|
Hallaç
|
Gözlerin
ve avurtların yerine oyulmuş dört iri çukurdur nine.
|
Ferit
Edgü
|
1936
|
|
Yılan
|
Yılan
|
Doğu
Öyküleri
|
Kır
gezintimiz sırasında, o kova yılan babamı sokup öldürdü.
Böylece kabilenin başına ben geçtim.
|
Osman
Şahin
|
1940
|
|
Irgat
|
Beyaz
Öküz
|
Büyümenin
Türkçe Tarihi (Murathan
Mungan)
|
Irgattır
Keto, Cercis Ağa için terini akıtır. O, aldıkları nefes
dahil her şeyin sahibidir.
|
Nursel
Duruel
|
1941
|
|
Fiş
|
03
Nöbeti
|
Geyikler,
Annem ve Almanya
|
Ben,
bana da zaman bırakacak, beni bir anten parçasına, bir fişe
dönüştürmeyecek bir iş sahibi olmak için okumak istiyorum.
|
Işıl
Özgentürk
|
1948
|
|
Üvey
|
Musa'nın
Yedi Taşı
|
Derdim
Yeter, Sakin Ol
|
Şu
yedi taşı bir üst üste koyabilse, düğün olacaktı,
|
Özcan
Karabulut
|
1958
|
|
Sınır
|
Rojda
|
Aşkın
Halleri
|
....
yaşımın, annesiyle arkadaşlığımın çizdiği sınırlar
....
|
Yıldız
Ramazanoğlu
|
1958
|
|
Özür
|
At
Hikayesi
|
Angelika
|
Yazmaya
yeltenen bir kadın işe özür dileyerek başlamalıdır her
şeyden önce.
|
Attila
Şenkon
|
1962
|
|
Kaçış
|
Ten
Yükü
|
Ten
Yükü
|
Roman
kahramanı, yazara bıraktığı bir notla var olduğu hikayeyi
terk edebilir mi?
|
Gönül
Kıvılcım
|
1963
|
|
Kuyu
|
Yasak
Ülke
|
Bir
Dersim Hikayesi (Murathan Mungan)
|
Murathan
Mungan'ın dediği gibi, “Kendisi farkında olsun ya da olmasın
bu ülkede herkesin bir Dersim hikayesi vardır.”
|
Nilüfer
Açıkalın
|
1967
|
|
Mezarlık
|
Düşük
|
Yoldan
Çıkmış Ölüler
|
Beklenmedik
bir anda işini bitiren kiralık katil gibidir düşüncede
biriken korku.
|
Mine
Söğüt
|
1968
|
|
Kadınadam
|
Madam
Arthur Bey
|
Deli
Kadın Hikayeleri
|
Üslup
önemliydi. …. bir kişinin elinden çıktığı izlenimi
uyandırmalıydı ....
|
Yavuz
Ekinci
|
1979
|
|
Silah
|
Silah
|
Sırtımdaki
Ölüler
|
....
oğluyla fotoğrafında tanışmış babaların yaşadığı o
coğrafya ....
|
Çok daha fazlası,
dünyanın ve edebiyatın neresinde olursa olsun yaşamla ilgisi
kopmamış herkes için bir başucu kitabı olabilecek İpekli
Mendil'in sayfalarında ve sonundaki yirmi beş sayfalık yazar
bilgileri, madde başlığı, öykü ve kaynak yayın listesinde
bulunabilir.
....
Yazarın yüzü
sözcüklerle betimlenebilir, gösterilebilir mi? Tanıdığımız
birinin fotoğrafına baktığımızda tüm ayrıntıları
hatırlayarak onunla eşleştirmemiz gibi, bir yazarın da kısa bir
metinde edebiyat fotoğrafı çekilip paylaşılabilir mi?
Öyküleri öykü yapan
nedir? Bazen tek bir sözcük, bazen öykünün tümü, bazen
satırların arasına gizlenip okurla oynamayı bekleyen yazılmamış
ışıklar mıdır?
Öyküyü öykü yapan her
neyse, iyi bir öykünün ardından büyülü sözcükler gizemli bir
düzenle asılı kalır boşlukta. Yağmur sonrası ince dallar ve
yapraklarda parlayan su damlacıkları gibi.
Yazarı o yazar yapan
neyse, bunlar yansıtılabilir mi kitap arkası gibi kısacık
yazılar ve alıntılarla?
Yaşamı hep savunacak
gücü bulabilir mi sanatçı? Bazen çok ağır bedeller yüklemez
mi bu uğraş? Gerçeğin acımasızlığıyla arasındaki uçurum
büyüdükçe ona tek bir son seçenek kalmaz mı?
Özgürlük üzerine kaç
öykü yazılmıştır, yazılacaktır?
Olağanüstü güzellikleri
yaratabilecek güçte olan insan ihanet etmese yaşamı evrenin en
güzel şiirlerinden biri olur muydu?
....
Sanatçının yaşamı
savunma sorumluluğu var mıdır? Bu uğraşı ona çok ağır
bedeller ödetse de, sonu sıkışmışlık ve tükenmişlikle
büyümüş bir yalnızlığın denizinde boğulmak olsa da, hep
yaşamı savunmanın bir yolunu bulmalı mıdır? Ahmet Cemal,
"Dosyası Çabuk Kapatılan Bir Ölüm Olayı" için bir
soruşturma açmalı mıdır?
Bir öykünün
anlattıkları mıdır, anlatmadıkları mıdır önemli olan?
Sözcüklerle çizilen resimlerin yakan bir parlaklıkla çarpması
mı, sessiz bir derinlikle her yanı sarması mıdır? Bir kuşun
önüne yaprak gelince, yaprağın rengi sarıysa ne olur? Şükran
Farımaz'ın "kaleminin ucundaki alevler" büyür, "tutuşan
bir öfke yavaşça ateş alır" mı? Yazar "benzersiz bir
bahçe"yi "öyküyü baştan sona parçalayıp" mı
açar, "iç kırıklıklarına, Sevim Burak'a, Marquez'in
Kırmızı Pazartesi'sine" yeniden söz vererek mi?
Sarıyaprakkuşu nerede yaşar?
Ferit Edgü'nün Yılan'ını
anlatmak için "Hatırlarım, güzel, güneşli bir gündü. Kır
gezintimiz sırasında, o koca yılan babamı sokup öldürdü.
Böylece kabilenin başına ben geçtim" yeter mi?
Bir de "Sonsöz"
gerekir miydi İpekli Mendil için, yoksa kitapta buluşan öykülerin
konuşmaları bir sessizlikle mi bitmeliydi?
....
İpekli Mendil, tanıtım
etkinlikleri ve basında yazılanlarla belirli bir etki yaratmış.
Günümüzün yeni
olanakları da
kullanılmış. Yayımlanan tüm yeni kitaplar gibi, İpekli
Mendil'le ilgili bilgilere, tanıtım yazı ve söyleşilerine hemen
ulaşılabiliyor. (2, 3, 4, 5, 6, 7) Kitapta yer alan bir öykücünün
sevincine bile rastlanabiliyor. (8) Gelişmeler İnternet
sayfalarından izlenebiliyor. (9, 10, 11)
Öykü yıllıkları,
önceki yıla ışık tutuyor, izler getiriyor. (12, 13) İpekli
Mendil ise öykünün uzaklara
uzanan geçmişine de bir
pencere açmış.
Kitabın tanıtım
bülteninde aşağıdaki bölümler yer alıyor.
"Bir öykü sözlüğü
yapmak istiyorum, öykümüzün nesnelerini, renklerini,
kavramlarını, anlarını, karakterlerini maddeleştiren bir sözlük
olacak bu."
"Yekta Kopan'ın Eşik
Cini dergisinde başlayıp işinin ehli bir ekiple, uzun uğraşlar
neticesinde genişlettiği bir çalışma İpekli Mendil. Tanzimat
döneminden bugünün genç yazarlarına yüzlerce ismi, öykülerinden
alıntılanmış maddeler çerçevesinde, sözlükçü titizliğiyle
bir araya getiriyor. Tanıdığımız isimlere yeni bir gözle
bakmamızı sağlarken gözden kaçırdığımıza hayıflanacağımız
eski ustalarla tanıştırıyor ve nihayet bugünün genç ustalarını
bize takdim ediyor. İpekli Mendil, Türkçe öykünün gelişim
serüvenini, yüzyıllar içinde değişen çehresini, değişmeyen
dertlerini 300 farklı öykücüden örneklerle gösteren bir başucu
kitabı."
Eray Ak, Yekta Kopan'ın
sunuşundan bir alıntı yapıyor:
"Ortaokuldaydım. On
üç ya da on dört yaşında. Kısacık bir öykü okudum. Her
satırında öykünün bana sunduğu dünyada bir adım daha
ilerleyerek, her satırında biraz daha heyecanlanarak, her satırında
yazıdan oluşmuş bir evrende nefes almanın güzelliğine hayran
olarak. Son iki paragrafa geldiğimde çoktan bir yumruk oturmuştu
boğazıma. Derken o satırlar çıktı karşıma...
Ölmek üzereydi. Sımsıkı
kapalı yumruğunu kapıcı açtı. Bu avucun içinden bir ipekli
mendil su gibi fışkırdı.
Sonraki paragrafa geçmeden
durdum, bir daha okudum bu satırları. Neredeyse benimle yaşıt bir
hırsızın, sevdalısına söz verdiği ipekli mendil uğruna ölüme
düştüğü sahnenin hüznünden daha güçlü bir duygu sarmıştı
beni. İpekli mendilin, o çelimsiz avuçtan 'su gibi fışkırmasına'
vurulup kalmıştım."
Aylarca okuyarak bu özgün
çalışmayı hazırlayan ekipte Ayçin İnci, Betül Tekeli, Billur
Özeke, Cansev Erdemir, Dilvin Tüfekçioğlu, Doğan Toryan, Ebru
Tepeler, Eda Yavaş, Filiz Berk Doğutürk, Gülda Şahin, Harika
Uygur Ülkü, İzzetiye Keçeci, Jülide Emre, Lütfi Aydeniz, Mehtap
Akdeniz, Müge Manuş, Nefin Huvaj, Özgür Can Öney, Özlem Ulus,
Pelin Öney, Seda Arkan, Servan Güney, Sinem Cerrah ve Süreyya
Duygu Yalçın'ın bulunduğunu, İpekli Mendil'in aslında
öykücülüğümüzün özenle çekilmiş bir fotoğrafı olduğunu,
edebiyata yansıyan toplumsal sorunlardan değişen
toplumsal algılara, farklı inanışlardan farklı şehirlerin yine
farklı sokaklarına, bazen şehri bırakıp bir köyün tozlu
yollarına ve her maddede çoğaltabileceğimiz daha pek çok olgu,
kavram, duyuş ve duruşa yer verdiğini belirtiyor.
Kitabı Suzan Demir
"Tanzimat’tan bu yana yazılmış öykülerin içersindeki
kelimelerin, atmosferin ve nesnelerin toplandığı bir sözlük
düşünün. Sait Faik’in İpekli Mendil öyküsüyle aynı adı
taşıyan bu sözlüğün içinde; adını şimdiye kadar hiç
duymadığınız yazarlardan en ünlü öykü ustalarının,
bilmediğiniz öykülerine kadar geniş bir yelpaze var"
girişiyle, Fatma Yakan "öyküyü sevenlerin mutlaka okumak
isteyeceği, öyküyü tanımayanların ise tanıyıp sevebileceği
bu kitap genç okurların da ilgisini çekebilecek nitelikte"
sözleriyle tanıtıyor. Burcu Aktaş'ın yaptığı söyleşide
Yekta Kopan "Peki yola çıkarken maddelerin başlığını neye
göre belirlediniz? sorusuna "Bu coğrafyanın mekânları,
nesneleri, karakterleri öncelikliydi. Kısacası, Cumhuriyet dönemi
öyküsünün izinde, sivil bir tarih oluşturabilecek maddelere
yoğunlaştık. Milli Gelir’den Pul Biber’e, Cumartesi
Anneleri’nden Radyoevi’ne, Şahmaran’dan Bayram Namazı’na,
Rakı’dan Nazar Boncuğu’na, öykülerin ve yazarların izinde
bir yolculuk" yanıtını veriyor.
Twitter sayfasında
kitabın tarihi birikmeye başlamış, gelişmeler yer alıyor,
yazarlar ve okurlar ses veriyor:
Yekta Kopan @yektakopan
· 17 Kasım 2014:
Şöyle diyeyim;
öykümüzün/öykücülüğümüzün haritası @ipeklioyku adresinde
huzurunuzda olacak. Varsa bir yanlış vebali boynuma…
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 17 Kasım 2014:
“Bir hişt hişt
sesi gelmedi mi fena. Geldikten sonra yaşasın çiçekler, böcekler,
insanoğulları…” diyen Sait Faik'e selam olsun. "Hişt,
Hişt"
Can Öz @ccanozz · 1
Aralık 2014:
Yekta Kopan'ın
hazırladığı İpekli Mendil kitabının genç yazarları teşekkür
pastası göndermişler. Derhal tükettik.
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 1 Aralık 2014:
İpekli Mendil'imize
böyle özel bir kapak hazırladığı için @utkulomlu'ya ve
@CanYayinlari'na çok teşekkür ederiz.
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 4 Aralık 2014:
Değerli Yazarımız
Attila Şenkon İpekli Mendil için, "muzip bir öykü sözlüğü"
diyor. Ne güzel bir tanım.
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 5 Aralık 2014:
"İpekli Mendil
ile "Türk Öyküsü"nün köklerini, kılcal damarlarını
kitaplaştırmışsınız. Bu kitap,
edebiyatımızda bir
ilk," diyor Osman Şahin.
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 5 Aralık 2014:
Biraz da, "Ben
buradayım sevgili okuyucum, sen neredesin acaba?” diye soran Oğuz
Atay'a özlemdir İpekli Mendil.
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 6 Aralık 2014:
İpekli Mendil'imizin
"Sırdaş"ı, edebiyatımızın bizi çoğaltan sesi Behçet
Çelik kitabımızı çok sevmiş. Biz de onu...
Ahmet Ümit
@baskomsernevzat · 6 Aralık 2014:
Yekta Kopan'ın
öncülüğünde yayınlanan çok farklı, çok ilginç, çok güzel
bir çalışma. İpekli Mendil. Oku, okut...
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 10 Aralık 2014:
Mahkumların,
işçilerin, fakirliğin, işsizliğin, acılı insanların sesi
Orhan Kemal. (Fotoğraf Ara Güler)
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 12 Aralık 2014:
"Aslında her şey
iyi bir okur olma çabasıyla başladı." @Radikal_Kitap
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 12 Aralık 2014:
"...kitabı okuyup
“Neden şu isim ya da şöyle bir madde yok?” diyen olursa mutlu
olurum."
Can Yayınları
@CanYayinlari · 12 Aralık 2014:
Yekta Kopan ve
öğrencileri İpekli Mendil'i anlatıyor...
Gulriz Sururi
@gulrizsururi · 12 Aralık 2014:
@ipeklioyku @yektakopan
umarım okumaya özendirir gençleri, çok emek verilmiş, kutluyorum
hepinizi.
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 14 Aralık 2014:
"Birer öykü
tadında madde madde," diyor Çağlayan Çevik, Hürriyet Pazar
Keyif ekinde.
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 15 Aralık 2014:
"Karin" demek
pusula demek bizim için. Bize tüm yönleri gösteren demek.
@KarinKarakasli
Yekta Kopan @yektakopan
· 19 Aralık 2014:
Öğrencilerimin
kaleminden çıkan İPEKLİ MENDİL'in kutlaması var bu gece.
Dilerim hep böyle mutlu…
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 20 Aralık 2014:
"İpekli Mendil"
bugün Milliyet Kitap'ta.
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 21 Aralık 2014:
İpekli Mendil
kutlamamızda Hakan Günday ve Tuna Kiremitçi de bizimleydi.
@140darbe
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 21 Aralık 2014:
"Masa da masaymış
ha" @selimatakan @gulrizsururi @yektakopan #engincezzar
@zeynepozbtr İpekli Mendil'imizle sevgiler
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 22 Aralık 2014:
Başar Başarır ve
Deniz Yüce Başarır İpekli Mendil kutlamamızda. Onlara bayıldık.
@basarbasarir @denizybasarir
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 22 Aralık 2014:
Ece Temelkuran'ı
kutlamamızda gördüğümüz ilk an. Hiç unutmayacağız, çok
teşekkürler @ETemelkuran @basarbasarir
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 25 Aralık 2014:
"İpekli Mendil,
aslında öykücülüğümüzün özenle çekilmiş bir fotoğrafı,"
diyor Eray Ak, @CumKitap
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 5 Ocak 2015:
Sarnıç Öykü'nün
yeni sayısında "İpekli Mendil" yolculuğumuzu
tanımladık. Yine harika bir dergi olmuş @sarnicoyku
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 7 Ocak 2015:
İpekli Mendil,
"Türkiye'de öykünün kronolojisi" ile bu ay @tarihdergi
sinde.
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 10 Ocak 2015:
"Yekta Kopan'ın
hazırladığı 'İpekli Mendil' edebiyatımızın alfabetik hafızası
gibi," diyor Doğan Hızlan Hürriyet'te.
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 13 Ocak 2015:
Öykülerden ilhamla
"İpekli Mendil"
http://www.sabitfikir.comelestiri/oykulerden-ilhamla
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 20 Ocak 2015:
İpekli Mendil'in
ikinci baskısı kitapçılarda ve internet satış sitelerinde
yerini aldı.
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 30 Ocak 2015:
Notos'un 50. sayısında
"İpekli Mendil"imizi anlattık. Nefis, yine arşivlik bir
sayı olmuş @NotosKitap
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 5 Şubat 2015:
"Öykünün
Cebindeki İpekli Mendil" M. Sadık Aslankara'nın kaleminden
bugün @CumKitap ekinde.
İpekli Mendil
@ipeklioyku · 9 Şubat 2015:
Tanıtım filmimizi
izlediniz mi? Yücel Erten'e çok teşekkür ederiz.
Kuşkusuz böyle güzel
bir çalışmanın ilgi görmesi, coşkuyla kutlanması, kısa sürede
ikinci baskısını yapması çok güzel. Yine de Öykü tarihinin
zor yıllarının öykücülerinin yaşamlarını, Sait Faik'i,
Sabahattin Ali'yi hatırlayınca insanın içinde sanki bir yara
sızlıyor.
....
Kitap ortaklaşa bir
çabanın ürünü.
İpekli Mendil
değerlendirmelerini yazanlara biraz haksızlık yapılmış olabilir
mi? Kitabın ön kapağında yalnızca editör olduğu için değil,
arka ve iç kapakta tüm adlar var çünkü. Başlıkları yazanların
kimlikleri belirtilmediği için. Kuşkusuz başından sonuna
birlikte yürütülen bir çaba ortak bir düşünce denizinde erimiş
olabilir. Yine de yazılan her metin sonuçta tek bir kişinin
kaleminden, daktilosunun tuşlarından, bilgisayarının
klavyesinden, ya da akıllı telefonunun ekranında beliriveren
harflerden çıkmak zorundadır. İki insanın en temel bir konuda
yazacakları birer cümle bile aynı olamaz. Geçmişlerinin ve
bulundukları yerin izleriyle seçilir, biçimlenir.
Geçmişte ortaklaşa
çabaları çok değerli buluyor, katkıda bulunanların adlarının
belirtilmesine bile gerek olmayabileceğini düşünüyordum.
İnsanlığın yakın ve uzak birikimlerinden yararlanmanın
zorunluluğuna ilişkin inancım sürüyor. Ancak, bireyin yaşamın
öznesi olarak tanımlandığı çağımızda, kişisel izlerin artık
çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden, kitabın
sonundaki dizinde, başlıklarla ilgili değerlendirmeleri kimin
yazdığını belirtecek bir sütun görmek hoşuma gidecekti.
Ortak çalışmayla kitabı
oluşturan kişilerin nasıl bir araya gelip çalışmayı
sürdürdüğü, yazarların ve
öykülerin seçimiyle
yazılanların değerlendirmesinin nasıl yapıldığı İpekli
Mendil ekibinde hoş anılar ve değerli bir deneyim olarak yer almış
olmalı. Bu süreçte okuduklarının, yazdıklarının ve
yaşadıklarının onları yeni ve daha güzel deneyimlere
götüreceğine, kitabın, öykülerin büyülü dünyasıyla önceden
kurmuş olduğu yakınlık ne düzeyde olursa olsun, her okurda
yaşamı boyunca anlamlı izler taşımayı sürdürecek değerli bir
kaynak olarak kalacağına kuşkum yok.
....
Yazıyı günümüzün
acımasızlıklarının getirdiği umutsuzlukla, bir kısa öyküyle
bitirmem doğru olur mu?
....
Kâğıt
Mendil
Yaşamı boyunca hep
kaçmıştı, son anlarında yine kaçmaya çalışmıştı.
Güvenebileceği, sığınabileceği, saklanabileceği tek bir kapı
bulamamıştı. Gençliğini çocukluğunda yitirmiş, düşünebildiği
en büyük yaşın yorgunluğuyla on yedisinde gidiyordu. Kurtulmak
için ölüm tüccarlarının peşine takılmayacaktı. Yalanların
arasına gömülmeyecekti. Korkunç bir gaddarlığın parçası
olmayacaktı. Bebeklere, çocuklara, kadınlara, gençlere, hiçbir
insana zarar vermeyecekti.
Ölmek üzereydi. Sımsıkı
kapalı yumruğunu açtı. Beklenmedik ziyaretçisiyle son ve ölümcül
konuşmasını yapmak için çalıştığı atölyenin kapısından
çıkarken yağlı avucunu temizlemiş olduğu kâğıt mendil
rüzgarla sürüklendi. Nereye gideceğini bilmeyen bir kuş gibi
çevresinde uçtu, dönüp durdu.
1. Yekta Kopan (Editör), İpekli Mendil / Öykümüzde Nesneler, Karakterler, Mekânlar ve Daha Fazlası, Can, 2014
2. Yekta Kopan
(Editör), İpekli Mendil,
http://www.idefix.com/kitap/ipekli-mendil-kolektif/tanim.asp?sid=TG4IZGYJ0M4M4F52XY2O
3. Eray Ak, Yekta Kopan
editörlüğünde bir öykü sözlüğü: "İpekli Mendil",
4. Suzan Demir, Bu
sözlüğün bir “öyküsü” var,
http://www.taraf.com.tr/kultur-ve-sanat/bu-sozlugun-bir-oykusu-var/
5. Fatma Yakan,
“İpekli Mendil”in izleri,
http://www.edebiyathaber.net/ipekli-mendilin-izleri-fatma-yakan/
6. Yekta Kopan’ın
“İpekli Mendil”i çıktı!,
http://www.cafesanat.com/?p=content_haberler&gl=edebiyat&cl=haberler&i=5183
7. Burcu Aktaş,
Sözlükler benim için hayatın filikası,
http://kitap.radikal.com.tr/makale/haber/sozlukler-benim-icin-hayatin-filikasi-41134
8. Selgin Gb, İpekli
Mendil, http://selgingb.com/2014/12/09/ipekli-mendil/
9. İpekli Mendil,
https://twitter.com/ipeklioyku
10. İpekli Mendil,
https://ipeklimendil.wordpress.com/
11. İpekli Mendil,
https://instagram.com/ipeklimendil/
12. Mehmet Arat,
Öykünün Öyküsü (2013 Öykü Yıllığı Üzerine),
https://www.facebook.com/mehmetarat2000X/photos/a.1699836773463930/2247096022071333/?type=3&theater,
http://www.sanatlog.com/sanat/oykunun-oykusu-2013-oyku-yilligi-uzerine/
13. Mehmet Arat,
Yaşamın Acı Tatlı Öyküleri,
http://www.blogmilliyet.com/yasamin-aci-tatli-oykuleri/Blog/?BlogNo=481277
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder